Tantan: Siyasi ve askeri yetkililer istifa etmeliydi

Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan, Hilmi Özkök’ün Süleymaniye’de askerlerimizin başına çuval geçirilmesi ile ilgili sözlerini değerlendirdi.

Yurt Partisi Genel Başkanı Saadettin Tantan, “ABD’liler özür dilemedi. ABD’lileri bulamadı ki iktidar sahipleri. Türk askerinin kafasına çuval geçirildi. O günkü yetkililer anında istifa etmesi gerekirdi ya da görevden alması gerekirdi.” dedi. Tantan, sorumluların yargılanması gerektiğine vurgu yaptı.

ABD’lilerin özür bile dilemediğini belirten Tantan, “Süleymanşah Türbesini yerinden kaldırıp anayasal suç işleyen o gün iktidar ve askeri yetkililerden Türkiye’nin geleceği ile ilgili bir şey bekleyebilir misiniz? Ege adalarının Yunanlılar tarafından işgal edilmesini gören siyasi ve askeri yetkililerden Türkiye’nin geleceği ile ilgili bir şey bekleyebilir misiniz?” diye sordu.

Tantan şunları kaydetti:

“Türk askerinin başına çuval geçirilmeden önce oradaki özel kuvvetlerin başındaki ve ekibini ABD’liler nefes nefese neden takip ediyorlardı? Oradaki özel kuvvet mensuplarını ve istihbarat teşkilatının mensuplarını gerek Irak, gerek Ortadoğu üzerinde Türkiye’ye yakın aşiretlerle ilgili, Türk, Arap, Kürt ve diğer aşiretlerle birlikte Türkiye ile birlikte hareket ettiklerine dair arşiv var. 4 Temmuz öncesi özel kuvvet mensuplarının ABD’li yetkililer tarafından nefes nefese takip edilmesinin nedeni bu anlamda çok önemli. Onların hareketleri takip altındaydı. Ondan önce Kızılay heyeti tutuklandı. Neden tutuklanmıştı? Götürülen yardım malzemesi neden araştırıldı? Bunların cevabı önemli.
4 Temmuz öncesi oradaki Özel Kuvvet mensupları neden değiştirildi?
Çuval Geçirme olayından sonra NATO standartları üzerindeki teknolojik alt yapısı Türkiye’nin kimleri rahatsız etti?
Orada ABD’liler tarafından ele geçirilen arşiv Türkiye’nin Ortadoğu’daki siyasi ve eylemsel düşüncesinin ABD’liler, Barzani ve Talabani tarafından nasıl yok edildiğini hep beraber gördük.

Türkiye Irak ve Ortadoğu üzerindeki hakimiyet kabiliyetini kaybetti. Zaten ABD’nin Trabzon’dan, Sabiha Gökçen Havaalanına kadar her tarafı, Güneydoğu Anadolu bölgesindeki yerlere askeri birlikler getirmek istemesi Türkiye’yi adeta işgal etmesi anlamına geliyordu. Türkiye işgal edilmek istendi. Böylece özellikle TSK içeriden çökertilerek, BOP hayata geçirilmek isteniyordu Küresel Güçler tarafından. Mali ve ekonomik sisteme el koymak, siyasetine de el koymak istiyorlardı Türkiye’nin. BOP’un amacı da buydu.

4 Temmuz çuval geçirme olayıyla, kozmik odanın tahrip edilmesi, oradaki alt yapıların götürülmesini bir bütün olarak görülmesi gerekiyor.
Dağlıca baskınını gördük. ABD tarafından Türkiye’nin güvenlik politikalarının değiştirildiğine hep beraber şahit olduk.

Tarihi süreç devam ediyor…

ABD güdümündeki siyasetin halk nezdinde çöktüğünü herkes görmeye başladı. Önümüzdeki süreçte Türk milletinin evlatları iktidara gelerek geçmişi yargılayacaklar. Geçmişte hatası olan siyasetçi, bürokrat, eş adamı her kim varsa yargılanacak, kimse yargılanmaktan kurtulamaz. İktidarın iktidara geliş süreci öncesi iktidara destek verenlerin hepsi biliniyor. Kimler tarafından koltuk uğruna kullanıldığı bilinmekte. Bunlar mutlaka yargılanacak. Yargılamadan Türkiye yoluna devam edemez.”

DERS ÇIKARMAYANLARI HALK UYARACAK

“Uzun yıllardır ABD ve NATO menfaatlerinin Türkiye’nin çıkarlarının karşısında olduğu bilinmektedir. TSK pasif savunmadayken, aktif savunmaya geçmiştir. Uzun yıllardır PKK ile mücadelede, PKK’yı kullanan batılı ülkelerin, NATO ülkelerinin kim olduğu bilinmekte. Hatta bütün fotoğraf ve belgeleriyle aktarılmış olmasına rağmen bu ülkeler görmezden gelmektedir. Özellikle terörist ile mücadele eden TSK mensuplarının Türkiye’ye yönelik silahlı ve silahsız örgütlerin kim tarafından, hangi amaçla, neden kurulduklarını bilmiş olmaları gerekir. hala daha PKK ve YPG’nin ordu düzenine getirilip Ortadoğu’da ve kıta Afrika’sında bir ordu olarak kullanılacağı ortadayken dönemin yetkililerinin Çuval Geçirme olayını bu şekilde ifade etmesi üzücü. TSK’nın içeriden çökertilmesi, kozmik odadaki yapılanmanın açığa çıkarılması, Dağlıca ve Aktütün baskınlarından ders çıkarmayan, Irak ve Libya ayrıca Suriye laboratuvarından ders çıkarmayan yetkililerin önümüzdeki süreçte halk tarafından yargılanacağı bir gerçektir.”

Kaynak Yeniçağ