“Uyan ve Ruhunu Koru”

GÜNCEL - Mayıs 18, 2022 10:59 am A A
Bugün 19 Mayıs…
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı.
Çok özel bir gün…
El konulmuş aziz bir vatan, esir edilmiş büyük bir millet, ümitsizlik, yokluk ve çaresizlik!!!
Derken, bir gemi yürüdü… Ardısıra koca bir millet yürüdü…
Türk’ü Türk yapan, onu şahlandıran, ona özgürlük ve bir vatan bahşeden ruh işte o ruhtu.
Gerçekten çok güzel, çok özel ve çok manalı bir gün…
Belki birçoğumuz farkında bile değil.
Ama Atatürk’le, Cumhuriyet’le ve Türklükle karın ağrısı olanlar da, böyle özel günleri çok iyi biliyor ve çok yakından takip ediyorlar!
Tasmalarını tutanlara ve hizmetkarı oldukları karanlık güçlere, açıkça veremedikleri kin ve garaz dolu mesajlarını, işte böyle özel günler ve tarihler üzerinden subliminal olarak vermeyi çok seviyorlar!
Lütfen hatırlayın.
700’den fazla iyi yetişmiş vatan evladının hendek, tünel ve barikatlarda şehit ettirilmesiyle sonuçlanan Kürt Açılımı (Çözüm/Çözülme/Yıkım Süreci) ne zaman başlatılmıştı?
10 Kasım 2009’da!
10 Kasım ne?
Son Milli Türk Devleti’ni kuran, Son Başbuğ’un ölüm yıldönümü!
Bu konu birçok Türk aydını tarafından, Atatürk’ün kurduğu üniter yapıya sahip “Milli Türk Devleti’nin Mezarının Kazılması Projesi” olarak algılanmış ve Türk Milleti uyarılmıştı…
Peki millet uyandı mı?
Ne yazık ki hayır!
Peki ya bu çözüm süreci devam ederken, Hükümet destekli ilk resmi görüşmeyi yapmak üzere Bebek Katili Apo’nun ayağına kim gönderildi?
04 Ocak 2013 tarihinde, İmralı Adası’na ilk gidenler, BDP Milletvekilleri Ayla Akat “ATA” ve Ahmet “TÜRK” oldu.
Yani adına PKK Açılımı da denilen bu ihanet projesi kapsamında, İmralı’ya Apo’nun ayağına giden ve Apo ile ilk görüşmeyi yapan; ATA+TÜRK (ATATÜRK) oldu!
Mİllet uyandı mı?
Hayır!
Çünkü gaflet uykusuna yatanları uyandırmak güç olur.
Yine hatırlayın.
“15 Ağustos” 1461 tarihinde Trabzon ilimiz ve çevresiyle birlikte fethedilen ve fetihle birlikte kapatılarak tarihe gömülen Sümela Manastırı ne zaman açıldı?
AKP’nin millete sormadan aldığı bir kararla yine bir “15 Ağustos” (2010) günü!
Hem de büyük bir gövde gösterisiyle açıldı!
Hani bunlar, güya Osmanlı’yı seviyorlardı ya…
Uykuya devam…
Biz de sarsmaya devam edelim.
Bugün 19 Mayıs ya…
İşte bundan tam 103 yıl önce 16 Mayıs günü kurtuluşa yürüyen bir bir gemi vardı.
Neydi O geminin adı?
BANDIRMA…
Bandırma nereye gidiyordu?
Samsun’a…
Peki, Bandırma ne demek?
Bandırma antik dilde “güvenilir liman” yakın Türk tarihinde ise direniş, şahlanış ve kurtuluş demek.
Atatürk’ün ‘Gençliğe Hitabe’sinde yaptığı; “Aziz vatanın bütün tersanelerine girilmiş olabilir” uyarısına rağmen, 16 Mayıs’ta (1919) Mustafa Kemal’in “Bandırma Vapuru”yla Samsun’a gitmek üzere yola çıktığı günün tıpatıp aynısı olan 16 Mayıs 2010 günü “Bandırma” ve “Samsun” limanları satıldı!
Üzerinden özenle yürüdükleri başka tarihler ve başka simgeler de var.
Ve inanın ki çok planlı, programlı ve çok öngörülü olarak, adım adım ilerliyorlar. Hani kendileri de diyorlar ya: “Hazmettire, hazmettire…”
İstanbul Atatürk Havalimanı’nı sırf işlevsizleştirerek atıl duruma sokabilmek için, önce İstanbul’un taa Fizan’ına İstanbul Havalimanı’nı yaptılar.
Atatürk Havalimanı’nı oraya taşıdıkları halde adını özellikle “Atatürk” koymadılar.
Sıra ikinci darbeyi vurmaya gelmişti.
15 Temmuz’u fırsat bilerek, başta Ordumuz olmak üzere, nasıl ki birçok devlet kurumuna büyük darbeler vurmuşlarsa, bu sefer de pandemiyi fırsat bilerek, “hastane yapıyoruz” gerekçesiyle, en önemli pistlerinden birini zevk alarak kırdılar!
Üçüncü ve dördüncü darbeler ise, adı ve kendisi tamamen yok edilerek vurulacaktı!
Milletin tepkisini yatıştırabilmek maksadıyla tuttular, 40 yıllık Çorlu Havalimanı’nın adını Atatürk Havalimanı yaptılar.
Atatürk’ü Çorlu’ya sürdüler!
“Çorlu” ne demek?
“Hastalıklı!”…
İsterseniz sözlüğe bakın.
Çorlu ile Atatürk’ü subliminal olarak birleştirdikleri şeye bakın: Hastalıklı=Atatürk!
Atatürk Havalimanı’nda bugün olan ne?
İçeri soktukları çelik dişli cellatlarla pistlerini kırıyor, söküyor ve kökünden kazıyorlar!
Peki bu çelik dişli canavarlar Atatürk Havalimanı’na ne zaman sokuldu?
16 Mayıs…
Yani?
Samsun’a giden Bandırma’nın şahlanışa ve kurtuluşa yürüdüğü gün!
Devam edelim.
Atatürk Orman Çiftliği’nde ağaç katliamı yaparak kendi saltanat saraylarını kuranlar, buranın adını özellikle “Beştepe” diye değiştirmediler mi?
Yine Atatürk Orman Çiftliği’nin 37.000 metrekarelik bölümü, Saray’ın hemen dibine büyükelçilik binası yapılsın diye  Amerikalı Coni’ye satılmadı mı?
Atatürk adını, sadece Atatürk Orman Çiftliğinden mi çıkarttılar?
Ne yazık ki hayır!
İnsan unutuyor, o yüzden bazı şeyleri tekrar tekrar hatırlatmakta fayda var.
Mesela adı “Atatürk” olan bütün stadyumların adlarını değiştirerek “Arena” yapmadılar mı?
Önce memleketim olan, Cumhuriyetimizin yoktan var edildiği topraklardan başlayalım.
Memleketim olan Afyon’un stadı eskimişti. Eksik olmasınlar, kendi ceplerinden değil ama milletin parasıyla yenilediler… Fakat sadece stadı değil, adını da yenilediler! “Afyon Atatürk Stadı” oldu mu sana “AFYON ARENA”
Büyük Taarruz’un Başkomutanı “Atatürk” Afyon’dan silindi!
Sonra gelelim İstanbul’a ve diğer illerimize;
Görevim nedeniyle yedi yıl boyunca oturduğum İstanbul’un güzel ilçesi Beşiktaş’ın stadını yeniden yaptılar… Stadının adı “İnönü” idi, yeni adı “VODAFONE ARENA” oldu.
İnönü Savaşlarının kahramanı ve Batı Cephesi Komutanı “İnönü” silindi.
Eskişehir Atatürk stadı da yeniden yapıldı. Yeni adı “ES ES ARENA” oldu.
Es’en soğuk bir rüzgârla “Atatürk” silindi!
Antakya Atatürk Stadı’nın adı değiştirildi, “HATAY ARENA” yapıldı.
Hatay için canını ortaya koyan “Atatürk” bu kez serhat şehrimiz olan Hatay’dan silindi!
Malatya İnönü Stadının da adını değiştirdiler; stadın yeni adı “MALATYA ARENA” oldu.
Malatyalı Milli Şef’in adı bu kez kendi memleketi Malatya’dan silindi!
Kocaeli İsmet Paşa Stadı’nı yenilediler, tabi sadece stadı değil, adını da… Milli Şef’e bir darbe de Kocaeli’nde vuruldu ve İsmet Paşa gitti yerine geldi “KOCAELİ ARENA”
İnönü zaten silinmişti, “İsmet”i de sildiler!
Bir Sakarya Atatürk Stadı vardı, onu da değiştirdiler… Yeni adı “SAKARYA ARENA”…
Sakarya kahramanını Sakarya’dan sildiler!
Konya’da bir Atatürk Stadı vardı. Atatürk’ü güya dinsiz addedip hazzetmeyen yobaz zihniyet durur mu? Onun adını da değiştirdiler, isim yine bildik isim “TORKU ARENA”…
Anadolu’da İslam’ın yaşamasına en çok hizmet eden Ulu Önder, İslamlığı ile anılan Konya’dan silindi!
Yıllar önce Antalya’ya geldiğimde gördüğüm Antalya Atatürk Stadı, yıllar sonra Antalya’ya taşındığımda tekrar gördüm ki, yeniden yapılmış… Oradan da “Atatürk” atılmış ve Stadın adı “ANTALYA ARENA” yapılmış.
Milli Mücadele’nin başlatıldığı yer olan Samsun şehir stadının adı “19 Mayıs Stadı” idi. “19 Mayıs” milli şahlanışın adı idi, Atatürk’ü, Türk’ü ve İstiklal’i çağrıştırıyordu. Üstelik 19 Mayıs Atatürk’ün doğum günüydü. Onu da değiştirdiler, yeni adı “SAMSUN ARENA” oldu.
Bu sefer Arena’da “Milli mücadele”yi sildiler!
Dahası var!
Sadece statlar değil; kurumlardan, caddelerden ve sokaklardan da Atatürk’ün adı aynı dönemde kaldırılmaya başlandı.
İşte size birkaç örnek;
Yozgat’ın Yerköy İlçesindeki “Atatürk Bulvarı”nın adı değiştirildi ve Bulvar’a AKP Yozgat Milletvekili ve Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın adı verildi.
Van’ın Erciş İlçesi’nde depremde yıkılan “Atatürk İlköğretim Okulu”nun yerine yapılan yeni okula Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın annesi Tenzile Erdoğan’ın adı verildi.
Yine Van’da yıkılan “Cumhuriyet İlkokulu”nun yerine yapılan yeni okula televizyoncu Acun Ilıcalı’nın annesi İlknur Ilıcalı’nın adı verildi.
Niğde’de de “Atatürk” ve “İnönü” ilkokullarının adları başka isimlerle değiştirildi.
Uşak’taki “Atatürk Spor Salonu”nun adı değiştirilerek “Uşak Kapalı Spor Salonu” yapıldı.
Andımızı yasakladılar!
Milliyetçiliğimizi ayaklarının altına aldılar!
Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin “T.C.”sini kaldırdılar!
İzmir Marşı’nı, Onuncu Yıl Marşı’nı, Vardar Ovası Türküsünü yasaklamaya kalktılar!
“Ne Mutlu Türk’üm Diyene” yazılarını dağlardan sildirdiler, levhalarını söküp yerlere çaldırdılar!
Türk adını maden suyu şişelerinden bile kazıdılar!
Düşünün bir kere Türk’ün adına bile bu kadar düşmanlık besleyenler, eğer fırsatını bulurlarsa Türk’ün kendisine ne ederler?
Amaçları baştan beri Atatürk’ü her yerden silmek ve her yerden sürmekti!
Çok açık ve net…
Atatürk siliniyor!
Atatürk yüreklerde ve zihinlerde tekrar öldürülmek isteniyor!
Sadece Atatürk mü?
Büyük Türk Milleti’nin direnme azmini oluşturan 19 Mayıs Ruhu öldürülüyor!
Unutmayın: Ruhu yok edilen bir milletin kadavrası yalnızca yem olur!
Tek dişi kalmış canavarlara, dişlerinden kan damlayan sırtlanlara, çakallara, akbabalara ve leş kargalarına!
Onun için, tek şansın uyanmak…
Gün bugündür…
Uyan!
Büyük Türk Milleti’nin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı Kutlu olsun.
HASİP SARIGÖZ
Bu haber 496 kez okundu.
GÜNCEL - 10:59 am A A
BENZER HABERLER

YORUM BIRAK

YORUMLAR

Hiç yorum yapılmamış.