BİZİM KÜTAHYA

Bizim Kütahya, Anadolu’nun ortasına yakın coğrafi konumu ile tarihi zenginliklerine ve geçmişte Germiyan Oğulları beyliğine başkentlik, Osmanlı İmparatorluğu döneminde  sancak beyliği  yerleşkesi olmasına rağmen, günümüz de sanki kaderine terk edilmiş bir konumdadır.
YSK kararları gereği ve nüfus azalmasından dolayı altı olan milletvekilliği kontenjanı önce beşe daha sonrada dörde indirilmiştir.Bu durumun gerçekleşmesi şehrimizin her yıl daha da gerilemesine ve kurulu bulunan sanayi tesislerinin şehri terk etmesine ve şehirdeki esnaf dükkanlarının iflas ederek kapanmasına sebep olmaktadır.Kütahya elli bini aşkın öğrencisiyle artık bir üniversiteye sahip olmasına rağmen, çağdaş ve modern bir il olmaktan çok uzaktadır.  Üniversitenin bulunduğu şehre fayda sağlaması ve bulunduğu şehrin her sorununa çözüm üretmesi gerektiğine inanan  bir Kütahyalı olarak görüşüm, Üniversitemizin şehre tek katkısı bolca açılan barlar ve kafeler olmuş, öğrencilerin buralarda zamanlarını tüketmeleri sağlanmıştır. Kütahya’nın ekonomik ve sosyal sorunları ve bu sorunlarla ilgili öneriler hususunda şunları söyleyebiliriz:

1- Öncelikle Kütahya, sadece ve sadece “Bizim Kütahya” kavramı etrafında bir araya gelmelidir.  Bizim Kütahya kavramına bütün sivil toplum   dinamiklere destek vermeli, bu kavram etrafında çalışmalar yoğunlaştırılmalıdır.

2- Kütahya’daki bütün sivil kurumları “Bizim Kütahya” adlı tek bir çatı altında toplamak gerekliliği artık zorunlu hale gelmiştir.

3- Bizim Kütahya kavramına ilçelerimiz ortak edilmeli, nerelisiniz sorusuna Tavşanlılı, Gedizli, Simavlı değil Kütahyalıyız cevabı veren bir yapı oluşturulmalıdır.

4- Kütahya hangi alanlarda gelişeceğine karar vermeli ve gelişme   alanlarını daraltarak coğrafyasına ve kültürüne uygun alanları öne çıkarmalıdır. 
Marmara’dan Akdeniz’e seyahat eden binlerce insanımıza Afyon’dan       önce dinlenilecek bir mola yeri yaratılmalıdır.

5- Kütahya göç veren il konumundan çıkarılmalıdır. Yoksulu ve emeklisi
    artmıştır. İş imkanlarını artıracak ağır sanayi tesislerinin kurulmasına
    ihtiyaç vardır.

6- Şehirde yürütülen sanat faaliyetleri tek merkezden yürütülmeli, sanat
    dernekleri konfederasyona dönüştürülmelidir. Aralarındaki hizipleşme
    ortadan kaldırılmalıdır.

7- Vekillerimiz Kütahya’ya kalıcı istihdam yaratacak alanlar için kaynak
üretmeli, özellikle kültür ve sanat alanlarına devlet katkısı sağlamalıdır.

8- Harabe haline gelmiş şehir merkezimizin anıtlar kurulunun engellemesi ve vakıf gelirlerinin yetersizliği nedeni ile bu yok oluşun önüne geçecek. Projeler  üretilmeli ve tarihi dokusu ve geçmişi ile sancak vilayeti olan şehrimizin bu özelliği sayesinde turizm için cazibe merkezi haline getirilmesi  sağlanmalıdır. Bunun için zaten emekli şehri haline gelen şehrimize devlet katkısının yapılması gerekir.

9- Vekillerimiz Kütahya’ya kalıcı istihdam yaratacak alanlar için kaynak
üretmeli, özellikle kültür ve sanat alanlarına devlet katkısı sağlamalıdır.

10- Kütahya’nın tarihi şahsiyetlerinden Evliya çelebi şehrimizle
bütünleştirilmeli, şahsı ile ilgili özel veya vakıf bir üniversitenin mutlaka
kurulması sağlanmalıdır.

11- Şehrimizin termal yeraltı zenginlikleri bakanlık destekleri ile hem Türkiye hem de tüm dünyaya tanıtılıp sağlık turizmi desteklenmelidir.

12- “Ateşte açan çiçekler” sloganı tüm dünyaya lanse edilip çini ve seramik sanayi daha da geliştirilmeli tek bir ailenin tekeline bırakılmamalı bu konuda küçük imalathanelerde üretim yapan yerel sanatçı ve ustalar
devletin teşfik uygulamalarından yararlandırılmalı, mavi ve lacivertin bin
tonu kullanılan şehrimizin adının önüne bir renk getirilmeli. “Yeşil Bursa”
örneğinde olduğu gibi Kütahya’mız da bence
 olarak adlandırılmalı
ve anılması sağlanmalıdır.

Son söz olarak Kütahya ve Kütahyalılar yeterli devlet desteğinden yoksun bırakılmanın yokluklarını yaşamaktadırlar.
Kütahyalı hemşerilerim her seçimde mevcut iktidar partisine yönelip oy vermekte, dörtte dört milletvekili çıkarmalarına rağmen gereken önemsenmeyi iktidar nezdinde sağlayamamaktadırlar.
Bunun ana sebebi de çelebi ruhlu, kanaatkar ve sabırlı bir ruh haline sahip şehirdeki  emekli nüfusunun çokluğudur. Dilerim bu durumlar düzelir ve BİZİM KÜTAHYA ülkemizin illeri içinde hak ettiği yeri alır ve bir cazibe merkezi haline gelir inşallah.